HÜDA PAR Bingöl İl Başkanlığı, 6284 sayılı yasanın
lağvedilmesi ile İstanbul Sözleşmesine atılan imzanın geri alınması çağrısında
bulundu.
Konu hakkında yazılı açıklama yapan HÜDA Par İl
Başkanlığı; “Cumhurbaşkanı'nın evlilik hakkındaki açıklamaları üzerine gündeme
gelen evlilik dışı ilişkiler, genç yaşta evlilikler ve aile yapısı ile
boşanmalar hakkında yazılı açıklama yapan HÜDA PAR Kadın ve Aile İşleri
Başkanlığı, yetkililerin bu çöküşe karşı sorumluluğu başkasında ararcasına
sitem etmekle yetinmesinin üzüntü verici olduğuna vurgu yaptı. Toplumun ahlaki
ve manevi değerlerini temelden sarsan ve toplumsal bir travmaya dönüşen bu kötü
gidişatın durdurulması ve tahribatın telafisi için altı çizilecek önerilerin ve
çağrıların yer aldığı açıklamada, "Cumhurbaşkanını ve hükümeti mümkün
olabilecek en hızlı şekilde harekete geçmeye davet ediyoruz." denildi.
Toplumun en hassas müessesi olan aile kurumunun karşı
karşıya kaldığı tehlikenin geleceği ciddi anlamda tehdit edecek noktaya
ulaştığına vurgu yapılan açıklamada, "Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan,
Türkiye'de evlilik yaşının 30'lara kadar çıktığını, gençlerin evlenmek
istemediğini ve evlilik dışı ilişkilerin medya aracılığıyla teşvik edilerek
meşrulaştırıldığını ifade etti. Bu anlamda Diyanet İşleri Başkanı Sayın Ali
Erbaş'ın aynı sorun nedeniyle gençlerin 18-25 yaş aralığında evlenmelerini
tavsiye etmesi de anlamlı ve önemli bir çağrıdır. Sayın Cumhurbaşkanının
açıklaması ahlaki dezenformasyonla birlikte ortaya çıkan vahim tablonun tespiti
açısından önemli olmakla birlikte, devletin en üst kademesinin bu çöküşe karşı
sorumluluğu başkasında ararcasına sitem etmekle yetinmesi ise üzüntü vericidir.
Türkiye İstatistik Kurumu verileri Türkiye'de son 5 yıl içerisinde evlilik
yaşının yükseldiğini ve boşanma oranlarında patlama yaşandığını ortaya
koymuştur. Toplumumuzun en hassas müessesi olan aile kurumunun karşı karşıya
kaldığı bu tehlike, toplumumuzun geleceğini ciddi anlamda tehdit edecek bir
noktaya ulaşmıştır." ifadelerine yer verildi.
Cumhurbaşkanının evlilik yaşının ilerlemesinden şikâyet
etmesi ile erken yaşta evlenen binlerce insanın cezaevlerinde yatıyor olmasının
çelişki olduğuna yer verilen açıklamada, "Evlilik dışı ve gayrı meşru
ilişkiler bugün devlet güvencesi altında olup bu ilişkiler birçok televizyon ve
internet kanalı tarafından, özellikle evlenme programları şeklinde her fırsatta
yaygınlaştırılmaktadır. Öte taraftan genç yaşta evlenen vatandaşlarımızın ağır
suç işlemişçesine cezaevlerine atıldığı, toplumun kahir çoğunluğunun yıllardan
beri bu kötü gidişattan yana muzdarib bir şekilde sesini yükselttiği, ancak bu
sesin şimdiye kadar kulak ardı edildiği bir realitedir. Sayın Cumhurbaşkanının
hassasiyeti ve evlilik yaşının ilerlemesinden şikâyet etmesi ile erken yaşta
evlenen binlerce insanımızın halen cezaevlerinde yatıyor ve aileleri ile
birlikte cezalandırılıyor olmaları arasında anlamlandırılması zor bir çelişki
vardır." denildi.
"Gidişat;
devlet ve toplumun hep birlikte, bir seferberlik anlayışıyla önlem alma
zorunluluğunu ortaya koymaktadır"
Evlilik ve aile hakkında devlet ve toplumun hep birlikte
seferberlik anlayışıyla önlem alma zorunluluğunun olduğuna dikkat çekilen
açıklamada, "İstanbul Sözleşmesi, 6284 sayılı yasa, nafaka düzenlemesi ile
erken yaşta evlenenlerin mağduriyetleri, boşanma oranlarındaki patlama, evlilik
oranlarındaki düşüş ve her geçen gün aile kültüründen flört toplumuna doğru var
olan gidişat; devlet ve toplumun hep birlikte, bir seferberlik anlayışıyla
önlem alma zorunluluğunu ortaya koymaktadır. Medya gücü ve mevzuat dayatması
ile topluma evlilik dışı ilişkinin dayatılmasının yanı sıra sosyal ve ekonomik
problemler de evliliği engellemekte veya geciktirmektedir." ifadelerine
yer verildi.
Toplumun ahlaki ve manevi değerlerini temelden sarsan ve
toplumsal bir travmaya dönüşen bu kötü gidişatın durdurulması ve tahribatın
telafisi için aşağıdaki tedbirlerin ivedilikle alınması çağrısının yapıldığı
açıklamada;
1-Yürürlüğü girdiği tarihten beri aile kurumuna ciddi
zararlar veren, evlenme oranlarını düşürüp boşanma oranlarını arttıran, bununla
birlikte aile içerisinde sevgi ve dayanışma yerine polisiye tedbirleri ikame
eden 6284 sayılı yasa lağvedilmelidir.
2-İstanbul Sözleşmesine atılan imza geri alınarak bu çatı
altında ilgili bütün kurum ve bakanlıklarda yürütülen faaliyetler
durdurulmalıdır.
3-RTÜK ve mevzuatı gözden geçirilerek toplumun ahlaki,
manevi ve ailevi değerlerini güvence altına alacak şekilde yeniden
yapılandırılmalı, ahlaksızlığı, evlilik dışı ve gayrı meşru ilişkileri
normalleştiren, yaygınlaştıran ve teşvik eden, başta evlenme programları olmak
üzere benzeri bütün yayınlar durdurulmalı ve bu yayınları yapanlara caydırıcı
müeyyideler uygulanmalıdır.
4-Evlenme yaşına gelmiş gençlerimizin çoğunluğunun
istihdam edilmediği bu ağır ekonomik kriz ortamının evliliklere ciddi bir engel
teşkil etmesini de göz önünde bulundurarak; devlet ekonomik açıdan gençlere
destek olmalı, evliliği kolaylaştırmalı ve teşvik paketleri oluşturmalıdır.
5-Bir devlet-toplum dayanışması çerçevesinde ilgili bütün
bakanlıklar, medya kuruluşları ve diğer tüm kurumlar evliliği özendirecek, aile
kurumunu güçlendirecek, evlilik dışı ilişkilerin önünü alacak ve boşanmaların
sebep olduğu toplumsal kırılmalar ile çocuklar üzerindeki olumsuz etkilerini
işleyecek şekilde program, etkinlik ve yayın seferberliği başlatılmasını;
zorunlu ve ivedi bir eylem planı olarak görmekteyiz.
Sayın Cumhurbaşkanını ve hükümeti mümkün olabilecek en
hızlı şekilde harekete geçmeye davet ediyoruz." ifadeleri yer aldı.