Farabi Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi öğrencileri, okulda farkındalık oluşturmak, sağlıklı gıda tüketimi hakkında bilgilenmek, nimetlere şükretmek, “komşusu açken tok yatan bizden değildir” şiarına daha geniş ölçekten bakmak için böyle bir çalışmayı uygun gördüklerini belirttiler.

Okulun sağlık, temizlik ve beslenme kulübü öğrencileri tarafından organize edilen Dünya Gıda Günü programına İlçe Tarım ve Orman Müdürü İrfan Bozkurt, Ziraat Mühendisi Şakir Tunç, Okul Müdürü Mahfuz Döner, okul öğretmenleri ve öğrenciler katıldı.

Programın açılış konuşması yapan Kulüp Temsilcisi Cansu Azkaç,”Birleşmiş milletler gıda ve tarım Örgütü’nün (FAO) kuruluş tarihi olan 16 Ekim, Dünya Gıda Günü olarak kutlanmaktadır. Her yıl FAO tarafından belirlenen bir tema çerçevesinde yapılan Dünya Gıda Günü etkinliklerinde, gıda üretimi ve gıda güvencesine ilişkin konular gündeme taşınarak küresel anlamda büyük önem arz eden açlık ve açlıkla mücadeleye dikkat çekilmeye çalışılmaktadır. Dünya Gıda Günü’nde; dünyadaki açlık problemlerinin belirlenmesi ve çözüm yollarının gösterilmesi, Ülkeler arasındaki gıda üretimi birlikteliğinin sağlanması, gıdaların üretimi - tüketimi ve satış noktalarındaki hijyen ve sanitasyon etkinliğinin sağlanması ile yeterli ve dengeli beslenmenin öneminin belirtilmesi amaçlanmaktadır.

1945’te kurulan Birleşmiş milletler Gıda ve Tarım Örgütü’nün (FAO) doğum günü sayılan gün kapsamında, dünya genelinde açlık ve yoksulluk temaları için farkındalık yaratmak, herkesin gıda güvenliğine ve besleyici gıdalara ulaşmasına katkı sunmak amacıyla yıl boyunca FAO üyesi ülkelerde çeşitli etkinlikler düzenlenmektedir.

Bizde okulumuzda farkındalık oluşturmak, sağlıklı gıda tüketimi hakkında bilgilenmek, nimetlerin şükretmek, “komşusu açken tok yatan bizden değildir” şiarına daha geniş ölçekten bakmak için temizlik ve beslenme kulübü olarak böyle bir çalışmayı uygun gördük.”dedi.

Tarım ve Gıda Örgütünün bu yılki temasına değinen İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğünde görevli Ziraat Mühendisi Şakir Tunç,”Birleşmiş Milletler Gıda Örgütü olan FAO Tarım ve Gıda Örgütü 16 Ekim 1945 yılında kurulmuştu. Kurulduğu yıldan beri dünyadaki açlıkla ilgili, yoksulluklarla ilgili, kırsal kalkınmayla ilgili, çalışmalar yürütmektedir. Her yıl bir tema belirlenmektedir. Bu yılda belirlediği tema ise “sıfır açlık” dır. Sıfır açlık, aslında gıda güvenliğiyle alakalı bir sorunumuz bulunmamaktadır.

Zaten slaytlarda da göreceğimiz gibi israf ön plana çıkacak, obezite ön plana çıkacak. Bir taraftan aşırı israf, obezite diğer taraftan ise açlık yoksulluktur. Slaytımızda  açlığın nerelerde, zenginliğin nerelerde olduğunu gösteren, mavi renkler dünya açlık sınırının olmadığı bölgeler, kırmızı renkler, sarı renkler, kahverengi renkler ise dünya da açlığın daha çok veya büyük oranda yaşandığı bölgelerdir. Dikkat edildiği gibi en fazla Afrika bölgesinde kırmızı bölge her 100 kişiden 35'i açlıkla karşı karşıya bulunmaktadır. Dünya da üretilen toplam gıda aslında bütün ülkeler için yetecek, bütün insanlar için yetecek durumdadır. Yalnız başta da değindiğimiz gibi bunu israfla veya düzensiz dağılımla ortadan kaldırmaktayız. Türkiye ye geldiğimiz zaman sarı renkte her 100 kişiden 2.5 kişisi açlıkla burun buruna kalmaktadır. Dün açıklanan veride yaklaşık 11 milyona yakın insan yoksulluk çekmektedir. Açlık sınırının altındadır. Bu da açlık sınırına yakın olan insanlarla beraber nüfusun %50'sine tekamül etmektedir. Dünya’da nüfus artış hızı gelişmekte olan ülkelerde yaklaşık binde birlerde ama gelişmekte olan ülkeler ve geri kalmış ülkelerde ise oran %3'ler civarındadır.

Tarımsal üretim noktasında, gelişmekte olan ülkeler arasında bir fark bulunmamaktadır. Tarımsal üretim noktasında ise gelişmekte olan insan ülkelerin nüfusunu artması ve oluşan gıda artışı orantılı olarak olmadığından sorunlar gerekli gelişmekte olan ülkelerdir ve geride kalmış ülkelerde yaşanmaktadır.

Aslında burada önemli olan dünya da bir açlığın olduğu ve bu açlığın sebebinin ise yeterli gıda üretimi ile alakalı olmadığını görmek. Sorun adaletsiz dağıtımda resimde görüldüğü gibi hep bizim gibi ülkelerde ve bizim ülkelere benzer ülkelerde olmaktadır. Bunu bilmeniz yeterli ilk başta bizim ülke olarak topraklarımızın karasal topraklarımızın 77 milyon hektarlık bir alanımız var. % 33'ü tarım yapılıyor. Yani her 10 metrelik alanın 3.5 metresinde tarım var. Yani bu aslında dünya ortalamasının 3 katı, dünya ortalaması %12'lerde. Demek ki biz sarı renkle gösterilen alanda da ortalama %5 civarında da bir açlık var. Biz neredeyse dünyadaki bizim gibi 3 tane ülkeyi besleyecek oranda tarımsal üretime sahibiz. O zaman bu gıda eksikliği veya bu açlık sorunu kesinlikle gıdanın güvenliğiyle alakalı değil tamamen dağılımıyla alakalıdır.”dedi.

İslam Dünyasındaki acılarla açlık arasında da bir paralellik olduğunu belirten Okul Müdürü Mahfuz Döner,”Dünyamız hakikaten acıların dünyası ve bu acıları yaşatanda bizzat kendisine insan diyen biz mahlûklarız, şimdi daha önceden de söyledik Kur-an'ı Kerim’de insanlar için eşrefi mahlukat denir. Yani yaratılmışların içerisindeki en şerefli mahlûk, en şerefli canlı olarak adlandırılır. Yine Kur-an'ı Kerim’de insanların insanlığını yitirdiklerinde ise Esfeli Safilin derecesine düştüğünü yani aşağılığın en aşağılığı bir canlıya da dönüştüğü ifade edilir. Ben burada da bir iki kelimeyi özellikle ifade edeyim. Şakir bey burada çok güzel şeylere değindi. Şahsen kendi adıma çok şey öğrendik. Ben sadece burada dikkatimizi bir mevzuya çekeyim. bugün dünya da hani acıların dünyası dedik ya maalesef bizim coğrafyamız İslam dünyası hakikatten büyük acılar çekiyor. Aslında bu acılarla açlık arasında da bir paralellik var, dikkat ederseniz.  Şakir bey o dünya haritasını gösterirken açlık çeken ülkeler aynı zamanda da çatışmaların yaşandığı ülkelerdir. Aç kalmayla savaşma arasında bir bağlantı var. Mesela dünya da 2017 verilerine göre dünya ülkelerinin silahlanmaya ayırdığı para 1.6 trilyon dolardır. Bakın sadece dünya ülkelerinin silahlanmak için harcadığı para 1.6 trilyon dolar. Mesela ABD bunun başını çekiyor. Yılda Amerika harcadığı para 639 milyar dolar, sonra Çin geliyor 145 milyar dolar, sonra İngiltere geliyor 63 milyar dolar, ancak bakın burada bir şey dikkatinizi çeksin bu dünya gıda örgütünün FAO’nun verilerine göre şöyle bir tespitleri var. Diyor ki her yıl dünya da sadece biz 24 milyar dolar para harcarsak dünya da açlık çeken 300 milyon insanı açlıktan kurtarabiliriz. Şöyle bir düşünün 1.6 trilyon dolar silahlanmaya birbirlerini öldürmek için silahlanmaya para harcandıysa biz devletler 24 milyar dolar ki devede kulak bile sayılmaz bunu 300 milyon insanı açlıktan kurtarmak için harcamaya kıyamıyoruz. Az önce dedik ya işte Esfeli Safilin durumu budur, buna dikkat edelim. Mesela bizim ülkemizde de silahlanmaya ayrılan para 2017 rakamlarına göre 20 milyar dolar civarıdır. Bunu da ifade edelim yani insanları yaşatmaktan ziyade insanları öldürmek için daha çok servet harcıyoruz. Az önce hocam çok güzel bir şeye değindi, dünya FAO örgütünün ve kullandığı sloganların bir tanesi şu arkadaşlar bizim sorduğumuz açları doyurmak değil biz açları doyurabiliriz. Ama biz tokları maalesef doyuramıyoruz. Bugün dünya da 2 milyarın üstünde insan obezite’ye yakalanma riski yaşıyor ama bunun yanında işte dünya da 1.5 milyar civarında insanda açlıkla pençeleşiyor. Aslında çok yiyenler biraz daha az yeseler sağlıklarını koruyacaklar hem de onlardan fazla kalan açlara verilebilse zaten dünya da açlık denen bir şey kalmaz. Şakir bey’e, Müdürümüz İrfan bey’e ve bizi sabırla dinlediğiniz için sizlere teşekkür ediyoruz.”dedi.