Bingöl Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İbrahim Çapak, Bingöl Üniversitesine ait sosyal tesislerde kentte görev yapan yerel ve ulusal basınla bir araya gelerek,  üniversitenin çalışmalarını değerlendirdi. 2018-2019 eğitim öğretim yılında 39 yeni bölüm, program ve birimin üniversite bünyesinde açıldığını belirten Çapak, üniversitenin, 605 öğretim elemanı, 319 idari personel, 4 sözleşmeli personel, 123 sürekli işçi, 28 tarım işçisi ve 82 güvenlik personeliyle hizmet verdiğini söyledi.

Üniversitenin 15 bine yakın öğrencisinin bulunduğunu belirten Çapak,  geçen dönemlerde de 13 bin 710 öğrencinin mezun olduğunu dile getirdi.

Çapak, "Kurulduğu günden bugüne hızla büyüyen ve gelişen üniversitemiz, 21 ön lisans, 10 lisans ve 7 lisansüstü yeni programın açılması, Diş Hekimliği Araştırma ve Uygulama Merkezinin kurulmasıyla büyümesini sürdürüyor. 2018-2019 eğitim öğretim yılında 39 yeni bölüm, program ve birim üniversitemiz bünyesine katılmıştır." dedi.

"Diş Hekimliği Bölümü bu sene açıldı ve 32 öğrencisi var"

Çapak, "Sekiz tane fakültemiz var. Diş hekimliği bölümü bu sene açıldı. Ama diş hekimliğiyle maalesef bir algı var. Sağlık dünyası bile Bingöl Üniversitesinde Diş hekimliği olduğuna dair çok iyi bilgilendirilmemiş. 32 tane öğrencimiz, çok güzel laboratuvarımızda var. Allah nasip ederse aynı binada Diş Hastanesi çabamız var. Diş Hastanesini kurabilmek için Diş Hastanesi ile ilgili bir araştırma merkezi kurmak lazımdı. Araştırma merkezimizi kurduk. Araştırma merkezini kurduktan sonra bir sonraki aşamaya geçtik. Ve Diş Hekimliği Hastanesinin kurulmasıyla ilgili sağlık müdürlüğü bizden bir plan istedi. Allah nasip ederse bir yol aldık devam ediyoruz. Sağlık bilimleriyle ilgili bir çabamız var. Diş Hekimliğiyle doktora müracaatımız var. Diş Hekimliğiyle ilgili doktora müracaatı Dicle Üniversitesiyle birlikte bir protokol imzaladık ve senato kararımızı aldık. YÖK'e de gönderdik. Onay gelirse Diş Hekimliğiyle ilgili doktora programımız başlamış olacak." ifadelerini kullandı.  

"Meslek yüksekokullarında aktif olan ve öğrenci çeken bölümlere yöneldik"

Meslek yüksekokullarında aktif olan ve öğrenci çeken bölümlere yöneldiklerini dile getiren Çapak, sözlerini şöyle sürdürdü:"Sağlık hizmetlerinde İlk ve Acil Yardım ful çekiyor. Ağız ve Diş Sağlığı Bölümü ful çekiyor ama hoca arıyoruz. Bu konuda bir sorun var. Diş Hekimliğinden mezun olanlar yüksek lisans diplomasıyla mezun oluyor. Ancak yüksek lisans diplomasıyla öğretim görevlisi olamıyorlar. YÖK'ün yeni bir kararı var; o da tezli yüksek lisans yapma şartıdır. Tezli sayılmadığı için Diş Hekimliği Fakültesi mezunu olanlar Öğretim Görevlisi olamıyorlar. Onun için bu konuda bir çaba içerisindeyiz. Ayrıca Diyaliz Bölümü, Ortopedik Protez ve Ortez bölümü, Anestezi Bölümü,  Çocuk Koruma ve Bakım Bölümü ve Diş Protez Teknolojisi Bölümü açıldı. Saç bakım ve güzellik bölümü açıldı."

"Hukuk ve Eczacılık Fakültesi için senatoda karar aldık"

Hukuk ve Eczacılık Fakültesi için senatoda karar aldıklarını anımsatan Çapak,  "İnşallah YÖK'ten onay alır. Eczacılık hizmetlerini kurmuştuk. Eczacılık Fakültesi için de senatoda karar aldık ve gönderdik. Eczacılık Fakültesi bizim endemik bitkiler açısından pilot üniversite açısından da çok önemli bir program." dedi.

"Bingöl balının DNA barkodunu oluşturacağız"

Üniversitelerinde, 2018-2019'da kırk civarında yeni açılan programların olduğunu söyleyen Prof. Çapak, "Gebze Teknik Üniversitesi ile yapılan işbirliği protokolünü de derinleştiriyoruz. İhtisaslaşma ve projelerinin hayata geçirilmesi kapsamında Bingöl Balı'nın DNA barkodunu oluşturacağız. Bal ve bal ürünleri dediğimiz propolis, polen, arı sütü ve arı zehrinin üretimini ve pazarlamasını arttırıp ekonomik değerini yükselteceğiz.  Bal ve diğer arı ürünlerinin kalitesinin daha da yükseltilmesi, toplanması ve arttırılması, ekonomik değerinin yükseltilmesi, paketlenmesi, pazarlanması bu işin önemli aşamalarıdır. Gebze Teknik Üniversitesi ile 'Bingöl Balı'nın Standardizasyonu ve Coğrafi İşaret İle Tesciline Yönelik, Bingöl Balının Morfolojik ve Moleküler Tabanlı (Barcoding Technology) Geliştirilebilir Tanımlama Sistemi' projesi için önemli adımlar atmıştık. Türkiye'nin ilk 5 üniversitesi arasında yer alan Gebze Teknik Üniversitesi arasındaki protokolümüz, somut projelerle yeni bir aşamaya geçti. Zaten Gebze Teknik Üniversitesi tesadüfen seçilmedi. Marmara'nın ortasında ve Türkiye sanayisinin beyni denilen yer olarak bilinen bir şehirde." şeklinde konuştu.