Advert
as

Çanakkale Deniz Zaferi Kutlandı

Çanakkale Deniz Zaferi Kutlandı

Çanakkale Zaferi'nin 104. Yıldönümü ile 18 Mart Şehitleri anma günü tüm Türkiye’de olduğu gibi Solhan’da da törenle anıldı.

Çanakkale Deniz Zaferi'nin 104. Yıldönümü ve 18 Mart Şehitleri anma günü Belediye Kültür Merkezinde kutlandı.

 

Düzenlenen programa Kaymakam Fatih Okumuş, Belediye Başkanı Abdulhakim Yıldız, Cumhuriyet Başsavcısı İzzettin Bozkuş, İlçe Emniyet Müdürü Fuat Panavur, İlçe Jandarma Komutanı Gökhan Erer, İlçe Müftüsü Muharrem Dutar, Hastane Başhekimi Dr. Murat Döğer, Ak Parti İlçe Başkanı Nihat Doğu, kurum amirleri, öğretmenler ve öğrenciler katıldı.

 

Açılış Konuşmasını yapan Solhan Atatürk Ortaokulu Müdürü Nurullah Azak, “Konuşmama başlamadan evvel 15 Mart 2019 tarihinde Yeni Zelanda’da terör saldırısıyla şehit olan 50 gurbetçi şehidimize Allah'tan rahmet diliyor, Rabbim onları şehitlik mertebesine en güzel makamlarıyla şereflendirsin, sevenlerine Cenabı Hak sabrı cemil versin. Yaralı olanlara tez zamanda Şafi ismi şerifi hürmetine şifa ihsan eylesin. Bu terör eylemi gerçekleştiren ve ona destek verenlerden Rabbimizin kahhar sıfatına kahretsin.

Çanakkale iman gücünün silahları yendiği bir zaferdir. Çanakkale, Anadolu insanının tek vücut olduğu bir destandır. Çanakkale aklın sınırlarını zorlayan, manevi mucizelerin yaşandığı bir zaman dilimidir. Çanakkale, Hakka tapan insanların bağımsızlığını, şehit olarak hak ettikleri bir yerdir. Çanakkale, bir ölüm değirmenidir. Çanakkale’ye gidenlerin bir daha geri dönemeyecekleri bir yolculuktur. Çanakkale, kınalı kuzuların gül bahçesine girercesine şahadete atıldığı bir yerdir. Çanakkale eğitimli nice genç nesilleri yutan bir kahramanlık destanıdır. Bu öyle bir destandır ki gözler hala onunla yaşarır, kalpler, yürekler onunla ürperir, düşünceler onunla yücelir. Bugün meydana gelmiş gibi canlıdır, unutulmamıştır. Unutulamazda çünkü o anaların gözyaşı milletimizin onur ve şerefini koruma sevdası şehidimizin canı ve kanıdır. Çanakkale, Sultan Beşinci Mehmet Reşat 27 Mayıs 1915 askeri mükellefiyet kanununda değişiklik yaparak lise talebelerini dahi cepheye çağırmış, 15 yaşın üzerinde eli silah tutan bütün gençlerin dahi gönüllü olarak katıldığı mahşerin irfan ordusuna gittiği okuldan Çanakkale’ye, Çanakkale’den de şehitlik mertebesiyle Ahiret’e diploma alındığı bir destandır.

 

 Tarih toplumların hafızasıdır. Geçmişimiz ve geleceğimiz arasındaki en önemli bağdır. Toplumların en önde çıkması yeni nesilleri bu gününün değerleriyle buluşturamamak geçmişimizi, değerleri besleyememektir. Solhan Atatürk Ortaokulu olarak bugün sadece şehitlerimizi anmakla yetinmeyip ilçemizdeki Ortaokullarımız arasında Çanakkale ve şehitlik konulu resim ve şiir yarışmasına dereceye girenleri bu gün hem eserleriyle hem de bizzat kendilerine hediye takdimi yapılacaktır.

 

Bu günün genç nesilleri ve gelecek olan nesli ati Mehmet Akif gibi inanmak, teslim olmak, Akif’çe adım atmak, Akif’in kalbinin bağladığı yere kalbini bağlamak ve bu ruhla ancak hissedebilir. Yüce Rabbimiz Ali İmran Süresinin 169 ve 170'ci ayetlerinde şöyle buyurmaktadır; ‘Sakın Allah katında öldürülenleri ölüler sanma! Doğrusu onlar Rabbleri katında diridirler, rızıklandırmaktadırlar’ Çanakkale zaferiyle birlikte şehitler günü olarak andığımız bu anlamlı zafer gününü aziz şehitlerimizi huzurlarınızda minnet ve şükranla anıyor, yüce Allah'tan Rahmet diliyorum.”

 

Günün anlam ve önemini ile ilgili konuşma yapan Kaymakam Fatih Okumuş,“Çanakkale Zaferi’nin 104. yıl dönümünü kutluyorum. Ben de sözlerime başlamadan önce geçen hafta Cuma günü Yeni Zelanda’da katledilen 50 civarında Müslüman kardeşimizi Rahmetle anıyorum. Mart ayı dert ayı derler, 16 Mart 1988'de de Halepçe katliamı olmuştu. Çoğunuz hatırlıyordur Halepçe katliamında çocuklar,‘anne elma kokusu geliyor’ demişti. Orada da zalim Saddam Hüseyin tarafından 5 bin civarı vatandaşımız katledildi. Yine 18 Mart 1915'te Çanakkale savaşı var. Yani Mart ayı hem İslam memleketleri açısından, hem Türkiye’miz açısından çok acılı, çok dertli, çok sıkıntılı geçmiştir. Biz şimdi hem Çanakkale'deki hadiseyi, hem müteakip hadiseler yani 1912'den 1922'ye kadar bu ülkenin gençleri, aydınları, düşünürleri, vatandaşları, değerleri, kıymetleri, kaynakları adeta doğrandı. Birinci Balkan Harbi, İkinci Balkan Harbi, Dünya Savaşı, Kurtuluş Savaşı yani düşünecek, tarlayı ekip biçecek, toprağı kaldırabilecek, hayvan otlatabilecek, yeni nesilleri oluşturabilecek gençler kalmadılar. Hem emek anlamında, hem zihniyet anlamında, hemde entelektüel anlamında kalmadılar.

 

Biz bu hadiseleri Balkan, Birinci Dünya Savaşı, Kurtuluş Savaşı işte Yeni Zelanda, Halepçe ve üst üste koyduğumuzda almamız gereken dersler var. Yani biz kesin olarak şunu iyi bilmeliyiz ki kültürümüz itibariyle, medeniyetimiz itibariyle, milliyetimiz itibariyle birlik beraberliğimize çok kıymet vermeliyiz. Bizim gerçekten kıymeti harbiyesi olan bir değerimiz, Dünya'nın maddi imkânları maddiyatın dışında olan en üst birleştirici gayemiz, birliğimiz, beraberliğimiz, 1000 yıllık gelişmiş bütün Dünya'nın birçok tarafında verilmiş olan hukukumuz ve kardeşliğimiz. Mutlak surette bunun çok kıymetini bilmemiz lazım. Biz yokluk içerisinden boğuşarak, çarpışarak geldik.

 

Dinimizi yaşama, düşüncemizi ifade edebilme, çoluğumuzu çocuğumuzu koklayabilme, onların koştuğunu görebilme, çiçeğin açtığını görebilme, ağacın yeşerdiğini görebilme imkanına kavuşmuşuz. Bizim üzerinde gerçekten hassasiyetle, kıymetle, kıskanarak, sakınılarak üzerinde durmamız gereken husus budur diye düşünüyorum. Birliğimiz, beraberliğimiz, iyiliğimiz, güzelliğimiz, hukukumuz bunu çok ciddi anlamda kıskanırcasına muhafaza etmemiz gerektiğini, ne pahasına olursa olsun önemli olduğunu düşünüyorum. Çanakkale ile ilgili söyleyebileceğim bir hususta şudur. Ben Çanakkale savaşının Türkiye Cumhuriyeti devletinin kurucu manifestosu olarak görüyorum.

 

Yani 12 Mart İstiklal Marşı manifestoydu yani metin olarak İstiklal Marşıydı, fakat 18 Mart daha evvel cereyan eden 1915 bizim nasıl olmamız gerektiğine dair, o şeklide hepimizin aziz hatıralarının hayata tatbik etme geçirme adına biz 18 Mart’ta 250 bin kişi Kerkük'ünden Çorum'una, Kastamonu'sundan Gaziantep’ine, Bingöl'ünden Antalya'sına kadar bütün memleketin birçok yerinden Ortadoğu’sundan, batısından ortasına birçok vatan evlatlarını toprağa gömdük. Bu bize çok gizli mesajdır, bununda kıymetini bilmemiz gerekir. Dünya'da genel olarak maalesef dünya politikasında keşke haklıların sözü geçseydi, keşke adalet haktan yana olsaydı, keşke ibre hakkı gösterseydi. Maalesef Dünya'da böyle bir şey yok, çok daha fazla detaylandırmak istemiyorum. Malumunuz bizim Cumhurbaşkanımız Birleşmiş Milletler kürsüsünden ‘Dünya 5'ten büyüktür’ dedi. Bu çok önemli bir mesajdır. Bunu gerçekten bütün siyasi düşüncelerin üzerinden düşünmek gerekir, değerlendirmek gerekir, ele almak gerekir, diye düşünüyorum.

 

Çanakkale’de, müteakip harplerde vefat eden şehitlerimize rahmet diliyorum. Sizleri de saygıyla selamlıyorum.”

 

Öğrencilerin ‘Çanakkale Şehitlerine’ şiirinin okunması, ‘Hakkını Helal Et’ tiyatro gösterimi, ‘Çanakkale Türküsünü’ seslendirilmesi ve ‘Çanakkale Geçilmez’ video slayt gösterimi sonrasında Program, sona erdi.

Yorum yapın

Üye/Üyeler suç teşkil edecek, yasal açıdan takip gerektirecek, yasaların ya da uluslararası anlaşmaların ihlali sonucunu doğuran ya da böyle durumları teşvik eden, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği bu web sitesinin hiçbir sayfasında ya da subdomain olarak oluşturulan diğer sayfalarında paylaşamaz *

0 Yorum