Advert
as

Evde Şalterler Atarsa Toplum Işıksız Kalır

  • Hasan YILMAZ
  • 2018-01-15 11:40:46
  • 2906 Görüntülenme
  • Toplumun temel yapısını oluşturan unsurlardan en önemlisi şüphesiz ailedir. Bugün aile, toplumun huzuruna ortam hazırladığı gibi toplumsal çözülmelere de sebebiyet verebilir.

     

    Aile kavramı, farklı toplumlarda farklı tanımlansa da aileyi, aile yapan yegane kriter ahlaktır. Ahlaktan yoksun bir toplum ya da aile işlevsizdir. Ahlaktan yoksun bir aile mütedeyyin bir bakışla aile olarak tanımlanamaz. Neden? Çünkü aile sadece neslin devamını sağlamak için vücut bulmaz.

     

    Aile dediğimizde toplumun muhafazası için gayret eden bir kurum akla gelmelidir. Bu anlamda bireylerin kurum içindeki davranış biçimi çok önemlidir. Ebeveynlerin çocuklara davranışı, çocukların ebeveynler karşısındaki tutumu, basit bir olay değildir.

     

    Bir çocuğun yemek yemeden önce el yüz yıkama davranışı, besmeleyle yemeğe başlaması, büyükleri oturmadan kendilerinin yemeğe oturmaması, gelen misafire yapılan ikramlar, misafirlerin ayakkabılarının dizilmesi ve düzeltilmesi, misafir karşısındaki ahlaki duruşu muazzam bir olaydır.

     

    Eşlerin çocukların yanındaki davranış biçimi, birbirlerine karşı tutum ve davranışları sosyolojik olarak model olma açısından çok önemli. Ebeveynlerin çocukların yanında tartışması, birbirlerine hakaret etmeleri; birbirlerinin ailelerini beğenmeyip kötü söz söylemeleri çocukların bilinçaltlarını doğrudan etkiler.

     

    Bu yaşanmışlıktan hareket eden çocuklar, kötü bir zihinsel şema çizdikten sonra sevilmeye çalışılsa da böylesi durumlarda bilinçaltları harekete geçtiği için kötü çağrışım yaptığı için her türlü sevgi ve fedakârlık samimi olarak algılanmaz.

     

    Neden diye düşünüldüğünde?

     

    Çünkü bizim toplumumuzda olgulardan çok olaylar konuşulur. Nasıl mı? Geçmişte dedem, ninem, anneme şöyle hakaret etmiş, böyle hakaret etmiş, onlar beş parasız iken ötekileştirilerek dışarıya bırakılmış ya da babam yıllarca dışarılarda gezip tozarken bize annemiz hem annelik hem babalık yapmış. Bir keresinde şöyle olmuş böyle olmuş...

     

    Bu örnekleri sürekli hatırlatan ebeveynler ya da çevre çocukların yaşantısına ne kadar etki ettiğini pek düşünmez. Oysaki küçük yaşlarda hatırlatılan bu örnekler, bireylerin ileriki yaşlarda hayatlarına ciddi etki ettiği gibi ciddi travmalara da neden olabilir.

     

    Bu anlamda en önemli aktör anne ve babadır. Bu ikisinin konuşma şekli, birbirlerine karşı davranış biçimi sadece içeriyi etkilemez. Konuşulanlar içerden koridoru, komşuyu, ordan aşağıya caddeyi, mahalleyi, toplumu etkiler. Ebeveynlerin davranış biçimi bu kadar toplumu etkileyebiliyorsa demek ki bir ailenin olumlu ya da olumsuz davranış şekli birçok patlayıcıdan daha tehlikeli ve daha tesirlidir.

     

    Bu yüzden aile içinde birbirinden haberdar olmak ve duygusal birlik önemlidir. Aile içindeki duygu elektriğinin kesilmesi, ailenin ışıktan mahrum olması demek herhangi bir evde atan bir şalter sokağı, mahalleyi etkilediği gibi şehrin bütün ışıklarının sönmesine neden olabilir.

     

    Birbirlerinin tanışması için birbirlerini tamamlamak için yaratılan bu şerefli varlıklar, iffet ve hayâ çerçevesinde birbirlerine güzel sözler sarf ederek birbirlerini koruyup gözeterek, hediyeleşerek mutluluklarına mutluluk katabilirler. Gün içinde birbirlerini arayarak haberleşerek bunu taçlandırabilirler. Bu ne ayıp ne günah bir şey!

     

    Eğer mütedeyyin aileler kendi içinde ve dışındaki bireylerle selamı, muhabbeti arttırmazsa, hediyeleşmezse yerine doğum günü partileri, tanışma partileri, günaydınlar yer alır.

     

    Selam ve dua ile...

     

     

    Hasan YILMAZ
    Hasan YILMAZ
    KÖŞE YAZARI
    BİYOGRAFİ