Bezm-i
âlem Valide Sultan söyleminde, “Muhabbetten Muhammed oldu hâsıl, Muhammed’siz
muhabbetten ne hâsıl!” diyor. Muhabbetimizde mana yok ise, endişe ve duygularda
sıkışıp kalırız. Madde enkazında eziliriz. Bütün yükü hafifleten manalı sözler
ve sözleri sarf eden mana dostlarıdır. Bu dostlar sayesinde müptelası olduğumuz
acılar, unutulup mutluluğa dönüşür.
Nereden
anlıyoruz?
Kâinatın
Efendisi âlemlere rahmet olarak gönderilen Hz. Peygamber Efendimizin(sav) hayatından anlıyoruz. Onun hayatına
baktığımızda en büyük sınavlarından birini Taif’te yaşadı.
Kelimetullahı
yüceltmeye çalışırken hakarete uğradı, taşlandı ve kana bulandı. Tüm
yapılanlara rağmen ümitvar idi. Duasında ‘onlar bilmiyorlar’ diyordu. Bu olay
hayat sınavına dair Asr Suresi gibi kısaydı, fakat çok şey ifade ediyordu.
Özellikle Zeyd Bin Harise’nin kendisini koruması, hayatı pahasına yaptığı bu
davranışı Kâinatın Efendisi’ni(sav)
duygulandırmıştı. O duygularda, gözyaşlarında Mekke’nin fethi saklıydı.
Ancak hikmetli ve basiretli gözler görebilirdi. Anlık sıkıntıların gelecekteki
başarıların müjdecisi olduğunu biliyordu.
Bu
örneklerden hareketle öğrenciler şunu iyi bilmeli ki, uykusuz gecelerde,
annelerin dikiş nakış yaparak merdiven yıkayarak ya da babaların ise
inşaatlarda çalışarak nasırlaşan elleriyle ödedikleri eğitim masraflarında
hikmetler gizlidir. Çocukları için siper olan ebeveynlerin elleri ne kadar
öpülse azdır.
Başka
bir hayat için kendi hayatından fedakârlık yapıp bu örnekleri gösteren kaç kişi
vardır? Sizleri kardelenleştirenlerin hangi iklimleri yaşadıklarını biliyor
musunuz?
Sizlere
baharların yaşatılması için ne fedakârlıklar yapılıyor ne fedakârlıklar…
Gizlice
akan gözyaşları sadece sizlerin mutluluğu içindir. Öğrenci kardeşlerimin bu
örneklerden hareketle daha bilinçli olmalarını ümit ediyorum. Öğrencilerin en
büyük sermayeleri olan dürüstlük ilkesinden hareketle kendi aile içlerinde
danışmaları moral ve motivasyon açısından önemlidir.
Danışmaya
önem veren Âlemlerin Rabbi şöyle buyurur: “Onlar işlerini aralarında toplanıp
istişare ederler.” Danışmanın dünyevi işlerde de faydasını görmekteyiz.
Örnekleyelim.
Bazı
derslerin zorluk düzeylerine baktığımızda bunlardan biri matematik dersidir.
Matematik dersinde başarısız olan lise mezunlarına matematik öğretmenlerinin
ortak görüşü başa dönüp ortaokul matematik dersinden başlamalarıdır. Bunu kulak
ardı eden öğrencilerin lisans mezunu olduktan sonra bu derse zorunlu olarak
ihtiyaç duymaları, danışmanın bir kez daha önemini hatırlatmıştır.
Çeşitli
savunma mekanizmalarından hareketle aileleri yanıltan öğrencilerin başarıları,
sınav gününe kadardır. Lütfen çalışıyor gibi görünerek ailenize yanlış dua
yaptırmayın.
Nasıl?
Üniversiteyi
kazanan öğrencimle muhabbet ettiğimizde bana ironi yaparak annem üniversiteye
hazırlık sürecinde sürekli dua ederdi. En çok yaptığı dua şuydu: “Oğlum, Allah
emeğini boşa çıkarmasın’’ Ben de çalışıyor gibi görünüyordum oysaki hiç emek
sarf etmiyordum. Sınavlara girip kaybediyordum, hata yaptığımın farkına varıp
kendimi düzelttim, emek sarf edip kazandım.”
Ebeveynlerin
duygularını önemsemeliyiz. Kendi yakınlarının kıymetini en iyi bilen Kâinatın
Efendisidir. Kendisine en zor dönemlerde yardımcı olan eşi Hz. Hatice ve amcası
Ebu Talip’ti. Ölümleri kendisini
derinden üzmüştü. Peygamberimiz (sav): O yılı Hüzün Yılı olarak tanımlamıştı.
Bizler hangi yaşta hangi konumda olursak olalım. Ebeveynlerin şefkatine
muhtacız. Muhtaç olduğumuz kadar, sadakatimizle onlara karşı olan vefa
borcumuzu ödemeliyiz.
Selam ve dua ile…