Advert
as

Hangi Mülteci

  • Faruk TELCİ
  • 2018-03-09 14:41:34
  • 151462 Görüntülenme
  •  

     

    Şimdi işin başka yönleri de vardır. Mesela Suriye iç savaşı sebebiyle mağduriyet ve mecburiyetten dünyanın değişik yerlerine gidenler olduğu gibi bunu fırsata çevirenler de az değil. Aynısı Türkiye’ye gelenler için de geçerli. İnsanlıktan nasibini almamış hayvandan daha aşağılık olanlar dahi var.

     

    Arkadaş anlatıyor: Diyarbakır’da arabayla hastaneye giderken yolda dilenen kadın ve çocuğunu gördüm. Mevsim kış. Hava soğuk. Çocuğun ayağı çıplak. Yanımda çocuğumun ayakkabısı vardı. Alıp çocuğa giydirmesi için kadına verdim. Nasihat edip çocuğu bu soğukta dışarıda tutmamasını söyledim. Birkaç gün sonra aynı yerden geçerken beynimden vurulmuşa döndüm. Aynı kadın, aynı çocuk ve ayakları yine çıplak…

     

    Başka bir yaşanmışlık. İstanbul Yenibosna semtinde daha yeni berberden çıkmış ve saç-sakal –giyim cool, mülteci genç ve yanında ayağı çıplak çocuklar.

     

    Avrupa’ya giden mülteci yabancıların hepsi çalışmıyor. Refahtan pay kapma ve “sosyal devlet” anlayışı kimi uyanık (!) Müslüman ve diğer yabancılar uyuşturucu satma gibi kısa yoldan zengin olma yollarına başvuruyor. Acı gerçek ama mesela Avusturya’da Müslümanların sayısı %8 iken, cezaevlerinde kalanların %12’si Müslüman ve çoğu da hoş olmayan uyuşturucu gibi işlerden dolayı içerde.

     

    Avrupa’ya göçmüş kimi mülteciler halkı rahatsız ediyor, halkı çileden çıkaracak davranışlar sergiliyor. Sayı az ama mülteci olunca tepki çok sert oluyor.

     

    İşte bu ve benzeri belki az ama mide bulandıran kimi mülteciler yüzünden yüzbinlerce/milyonlarca gariban mülteci mağdur oluyor.

     

    Özellikle İran ve Afgan kökenli mültecilerle ilgili çok nahoş şeyler anlattılar. Bunlar Avrupa’nın imkânlarından faydalanmak için kilise’ye başvuruyor ve Hıristiyanlığa geçtiklerini söylüyorlar. İlk zamanlar bunu yadırgamayan Avusturyalılar ve kilise son zamanlarda bu tür geçiş yapanlardan şüphelenmeye başlamış. Sırf mülteci kapsamına alınıp, zamanla vatandaşlığa geçip ülkenin nimetlerinden faydalanmak için sahte din değişimi olduğunu düşünenlerin sayısı hiç de az değil.

     

    Avrupalılar mültecileri sevmiyor. Pekiyi bizde durum ne? Daha şimdiden İstanbul’un bazı semtlerinin onlar tarafından işgal edildiğini, işlerini kurduklarını, gettolarını kurduklarını söyleyen muhafazakâr köşe yazarları var. Bunlar Cumhurbaşkanından çekinmese neler yazar ve yaptırır Rabbim bilir. Böylelerine “Avrupalılar kendilerinden olmayanları eziyor” deyince; “Onlar ırkçı gardaşım” diyebiliyor. Pekiyi senin bu gariban mültecilere tavrına ne demeli deyince “kem-küm” başlıyor.

     

    Suriyeli garibanlar Türkiye’ye sığınınca bazı güney illerimizden otomobilleriyle Türkiye seferine çıkan ve kendilerine “mülteci” diyen çok ciddi sayıda yerli kişiliksiz var. Bunlar şehrin girişine yakın bir yerde arabalarını durduruyor ve şehre ayrı ayrı giriş yapıyorlar. Ki ben Solhan’ın girişindeki bir dinlenme ve yakıt yerinde bunların otomobilden inip oradan dilenmeye başladıklarını gördüm. Bilmeyen bunları da Suriyeli sanır.

    Faruk TELCİ
    Faruk TELCİ
    KÖŞE YAZARI
    BİYOGRAFİ